Bitmişlik, tükenmişlik ve yoğun stres insanın hayatının anlamlı yanını yok ediyor. Her zaman her yerde sevilmek, olduğumuz halimiz ile hoş görülmek ve kendimizi gerçek versiyonumuz ile açabilmek isteriz.
Sürekli takılan maskeler yorucu olur ve benlik algımıza olan saygımızı yitirmemize sebep olur. ”Ben bir şeyler anlatınca, herkes olmasa da güven duyduğum ve değer verdiğim kişiler anlasa bari” diye içten içe onlara güceniriz.
Eninde sonunda kendimizi dış dünyaya kapatır ve artık en kıymetli ve bizim için ufak dahi olsa önemli olan konularda kendimizi saklamaya çalışırız.
Zamanında çok denedik ve belki de denemelerimiz başarız oldu. Bu anlaşılamama halini istedik ki artık kökünden giderelim bu defa da kendi kendimizi kodlamış olduğumuzdan dolayı olumsuz düşünce ve duygu halinden kaçamaz olduk.
Beni Neden Kimse Anlamıyor? Ne Yapmalıyım?
Öncelikle iç dünyanızda yaşanan olumsuz sözcükleri değiştirmek ile işe koyulabilirsiniz.
İçerden bir ses ” sen değersiz ve yetersizsin” diyebilir bu söylenenlere kulak tıkamalıyız.
Her olumsuz cümleleri değiştirmek adına sesli olarak olumlu cümle halinde kendimize seslice tekrar edelim. Örneğin” ben değerliyim ve çok sevilen biriyim” gibi…
Herkesin bizi anlamasına imkan yoktur. Bazen onların iç huzursuzluğundan kaynaklanan sebepler ile sizi yargılayabilirler.
Anlatmak istediğiniz şeyleri diyelim anlamadılar bu sizinle ilgili bir durum mu sadece? Yoksa onların bilinç seviyeleri mi düşük bir düşünelim.
Siz kendinizi onaylayınız, siz kendinizi anladığınızı ve her haliniz ile insan olduğunuzu kabul ederek duygunuzu kabule geçiniz.
İçeride olan duyguya bir isim verdiğinizde o duyguları bastırmak durumunda kalmayacaksınız.
Önce siz kendinize inananacak, kendi gücünüzün farkında olacaksınız. Bir başkasının sizi anlamaması normaldir belki sizin gibi derinlikli bir karakteri yoktur.
O halde nasıl insanlar ile birlikte hayatınızı sürdürmek istersiniz? Siz hangi yönlerinizi geliştirebilirsiniz?
Duygusal zeka ile ilgili çeşitli kişisel gelişim kitapları mevcuttur ve çok da eğlenceli hale getirilmişlerdir.
Kitap okumaya fırsatınız yoksa telefondan videoları kulaklık ile dinleyebilirsiniz.
Işığınızın parlaması için kendinizi öncelikle kimse olmadan da kabul etmelisiniz.
İç dünyamızda ne varsa çoğu zaman dışarıya bu yansıyor o nedenle kendinize yatırım yapabilir ve güzel yönlerinize odaklanabilirsiniz.
Benim çok sevdiğim bir eylem olan telefonumuzdaki ve ya herhangi bir kamerayı açıp sanki karşımızda bizi anlayan, bize hak veren birileri varmışçasına dertleşmektir. Ardından videonuzu izleyerek kendinize dışarıdan nasıl görünüyorsunuz diye göz atabilirsiniz.
Son olarak duygularınızı bir kağıda yazarak ne istiyorsanız yazabilir ve daha sonrasında o kağıdı elinizle paramparça edip,” seni sevgiyle gönderiyorum şuan çok rahatladım ve anlaşılıyorum” diyebilirsiniz.
Nice güzel insanlar tarafından anlaşılacağınız, tabi en başta kendinizi sizin anlayacağınız bir hayat dilerim.